Günümüzün gelişen teknolojisi ile beraber artık estetik cerrahi konusunda oldukça önemli gelişmeler kendini göstermeye başladı. Estetik cerrahi alanında bu gelişmelerin kendini göstermesindeki en önemli nedenlerden biri ise kendi alanında deneyimli olan isimlerin çalışmalarına hız kesmeden devam etmesi oluyor. Söz konusu burun estetiği yani rinoplasti olduğu zaman en fazla dikkat çeken isimlerin başında ise Dr. Yakup Yaşar geliyor. Bu alanda uzun zamanlardan beri kullanılan klasik yöntemler yerine kendine has yenilikçi yöntemleri ile ortaya çok daha etkili sonuçları çıkarken Dr. Yakup Yaşar, böylece burun estetiği sonrasında görünüm anlamında insanların akıllarında hiçbir soru işareti oluşmamasını sağlamayı da başarmış oldu.
3D Mask ile Ameliyat Sonrası Görünüm Gözlenebilir
Şimdilerde Dr. Yakup Yaşar tarafından geliştirilmiş olan 3D mask tekniği ile beraber artık hastalar ameliyat sonrasında burunlarının ne şekle ulaşacağını net olarak görmüş olacaklar. Böylece daha sonrasında burnun şekli ile alakalı herhangi bir sorunun oluşması da engellenmiş oluyor. 3D mask tekniği için 3D print teknolojisi kullanılmakta. Hastanın yüz şekli bilgisayar ortamına aktarıldıktan sonra operasyonun ardından nasıl bir burun şekline sahip olacağı net bir şekilde hazırlanıyor. Bunun sonrasında 3 boyutlu baskı tekniği ile maske şekline çıktı alınıyor ve hasta bu maskeyi inceleyerek burnu ile alakalı tüm ayrıntıları öğrenmiş oluyor.
3D Mask Tekniğinin Klasik Tekniklerden Farkı Nedir?
Birçok kişi 3D mask tekniği ile klasik tarzda yani yalnızca 3 boyutlu görsel olarak estetik müdahalenin ardından burnun nasıl görüneceğini görmenin bir farkı olmadığını düşünüyor. Halbuki bu iki seçenek arasında çok ciddi farklar bulunmakta. Çünkü normalde kullanılan yani yalnızca ekrandan yapılacak olan incelemeler ile yüz yapısının maske olarak oluşturularak ortaya çıkması birbirinden farklı sonuçları beraberinde getirmektedir. Bunların en önemlisi ise hazırlanacak olan maskenin istenildiği şekilde incelenebilmesidir. Hasta bu maskeyi eline alabilir, dokunabilir, oluşacak olan burnun şekline farklı açılardan bakılabilir. Bu sayede de insanlar burun estetiği operasyonuna kendilerini çok daha rahat bir şekilde hazırlamış oluyorlar.
Burun Estetiği İçin Hangi Yöntemler Kullanılabilir?
Burunda kendini gösteren şekil bozukluklarının ortadan kaldırılması adına yapılan burun estetiği için gerek klasik gerekse yenilikçi teknikler kullanılabilir. Burun operasyonlarında burun ucunun alt kısmında kesi olup olmamasına göre teknikler kapalı ya da açık bir şekilde yapılmaktadır. Dr. Yakup Avşar tarafından ortaya çıkartılan mikro-rinoplasti yöntemi ise kapalı burun operasyonları içerisinde yer almaktadır. Tamamen kendi tasarımı olan mikromotor uçlarının kullanıldığı tekniği ile endoskopi ile burun kemiklerinin kesilmesi sonrasında arzu edilen şekil kolaylıkla verilecektir. Üstelik burun kemikleri diğer yöntemlere nazaran çok daha kontrollü bir çalışma yapılacağı için operasyon öncesinde belirlenmiş olan burun şekline çok daha kolay bir şekilde ulaşmış olunur.
Mikro-Rinoplasti ile Klasik Rinoplasti Arasında Fark Var Mıdır?
Dr. Yakup Avşar tarafından geliştirilmiş olan mikro-rinoplasti yönteminin klasik rinoplastiden en önemli farklı, mikro-rinoplasti yöntemi ile burun ucundan başlanarak burnun köküne kadar tüm iç yapı gözlenebilmektedir. Üstelik bu teknik ile açık tekniklerde oldu gibi burun ucuna istenilmiş olan şekil verilirken burnun alt kısmına kesi yapılmasına gerek olmaz. Normalde açık teknik ile yapılan burun operasyonlarında burnun alacağı son şeklin görülmesi adına burun ucunun altındaki kesi dikilerek kapatılmalıdır. Ancak cerrah ortaya çıkacak olan son şekli beğenmezse burnun ucunu tekrardan açıp kapatmak zorunda kalacaklardır. Halbuki mikro-rinoplastide böyle açma kapama işlemlerinin yapılması gerekmeyecek, burun istenilen şekle kolaylıkla erişmiş olacaktır.